forumagel
Admin
- Katılım
- 12 Ocak 2019
- Konular
- 10,501
- Mesajlar
- 10,617
- Beğeni
- 20
- Online
- 4 saat 18 dakika
- Yaş
- 35

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) 2023 yılında yapılan kurultayında "para karşılığı oy kullandırıldığı" iddiasıyla ilgili soruşturma başlattı. Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve eski CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi tanık sıfatıyla ifadeye çağrıldı. Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, "Genel Başkanımızın özel bir bilgisi yoktur, savcılığa gelmeyecek ve ifade vermeyecek." dedi. Hamzaçebi ise, "Kurultayımızla ilgili şaibe gibi herhangi bir iddiam yok. Böyle bir bilgiye de sahip değilim." ifadelerini kullandı.
CHP'nin 4-5 Kasım 2023'te Ankara'da yapılan 38. Olağan Kurultayı'nda "kurultay günü para karşılığı oy kullandırıldığı" iddialarına ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı bildirildi.
Başsavcılıktan yapılan açıklamada, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı'na yapılan ihbarın ardından, evrakın yetkisizlik kararıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildiği ve bunun üzerine Ocak 2024'te soruşturma başlatıldığı belirtildi. KILIÇDAROĞLU VE HAMZAÇEBİ İFADEYE ÇAĞRILDI Soruşturmaya konu olayla ilgili basın organlarında ve sosyal medyada yapmış oldukları açıklamaları nedeniyle Kemal Kılıçdaroğlu ve Akif Hamzaçebi'nin tanık sıfatıyla ifadeye çağrıldığı öğrenildi.
KILIÇDAROĞLU'NUN AVUKATI: SAVCILIĞA GELMEYECEK, İFADE VERMEYECEK Konuya ilişkin Ankara Cumhuriyet Başsavcısı ile görüşmesinin ardından açıklamalarda bulunan Kemal Kılıçdaroğlu'nun avukatı Celal Çelik, iddialara yönelik dilekçelerini sunduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu'nu ilgilendiren bir durumun olmadığını ileri süren Çelik, "Genel Başkanımızın herhangi bir şekilde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında bu özelde ifade vermeyeceğini söyledik. Çünkü Genel Başkanımızı ilgilendiren bir durum değildi." ifadelerini kullandı. Çelik, Kılıçdaroğlu'nun katıldığı bir televizyon programında kurultaya ilişkin ortaya atılan iddialar için CHP'den bir açıklama yapılmadığını ifade ettiğini belirterek, "Genel Başkanımız açıklama yapılmasının doğru olacağını, CHP'nin şaibe ile anılmaması gerektiğini, özel bir bilgisinin bulunmadığını ifade etmişti." diye konuştu. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının açıklamasına atıfta bulunan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü: "Kurultaydan hemen sonra şu anki Bursa İl Başkanı'nın yapmış olduğu şikayet üzerine Bursa'da bir soruşturma başlatıldığını, sonrasında yetki nedeniyle dosyanın Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına Ocak 2024 tarihi itibarıyla gönderildiğini Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ifade etti. Ocak 2024 itibarıyla Ankara Cumhuriyet Başsavcılığında başlatılmış durumda ve yürüyen bir soruşturma var. Sayın Genel Başkanımızın açıklamasına bağlı olmaksızın yapılan bir açıklama bu. Bu kapsamda, Genel Başkanımızın özel bir bilgisi yoktur, savcılığa gelmeyecektir ve ifade vermeyecektir. "
AKİF HAMZAÇEBİ'DEN İLK AÇIKLAMA: BENİM ŞAİBE GİBİ BİR İDDİAM YOK
İfadeye çağrılan Akif Hamzaçebi'den konuya ilişkin ilk açıklama geldi.
X hesabından paylaşım yapan Hamzaçebi, "Benim, bizim kurultayımızla ilgili şaibe vs gibi herhangi bir iddiam yok. Böyle bir bilgiye de sahip değilim. Bir imada da bulunmadım. Tanık da değilim. Önceki açıklamama bakılırsa bu görülecektir." dedi.
Akif Hamzaçebi şu ifadeleri kullandı:
"Benim, bizim kurultayımızla ilgili şaibe vs gibi herhangi bir iddiam yok. Böyle bir bilgiye de sahip değilim. Bir imada da bulunmadım. Tanık da değilim. Önceki açıklamama bakılırsa bu görülecektir. Benim dediğim şudur. Sayın Erdoğan, Sayın Özgür Özel’in CHP Genel Başkanı seçildiği kurultayla ilgili olarak benim saydığım dördüncü keredir şaibe iddiasında bulunuyor. Erdoğan’ın her dediğine cevap vermek onun gündeminin peşine takılmaktır. Bunu ben de doğru bulmam. Ancak sürekli olarak delegelerimizin iradesine gölge düşürmeyi amaçlayan bu ifadelere sert bir karşılık verip konuyu kapatmak lazımken bu yapılmıyor. Erdoğan’ın bugüne kadar partimizle ilgili ettiği ağır sözler, hakaretler en sert şekilde karşılığını bulmuştu. Benim söylediğim artık süreklilik arzeden bu iddialar karşısında suskun kalınmamasıdır. Susmak benim kabullenebileceğim bir şey değildir. Ben parti yönetiminde olsaydım suskun kalmayıp meydan okurdum. En azından şöyle bir cevap verirdim:
'Sayın Erdoğan’ın kurultayımıza gölge düşürmeyi amaçlayan ifadelerini ciddiye almıyorum. Biz kurultayımızdan, delegelerimizden eminiz. O bize laf edeceğine kendi partisine baksın. Şaibe denince akla gelen parti AK Parti'dir, CHP değil.'
Böyle bir cevap niye verilemiyor. Eleştirim böyle bir cevabın verilmeyerek Erdoğan’ın konuyu sürekli gündemde tutmasına meydan verilmesinedir."
ERDOĞAN, KILIÇDAROĞLU İÇİN "ŞAİBELİ BİR KURULTAYLA KENDİSİNİ TEHCİR ETTİLER" DEMİŞTİ
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Manisa 8. Olağan İl Kongresi’ndeki konuşmasında şunları söylemişti:
"14-28 Mayıs seçimlerindeki hezimetin bütün faturasını Bay Kemal'e çıkartıp, şaibeli bir kurultayla CHP Genel Merkezi'nden kendisini tehcir ettiler. Birkaç ay öncesine kadar 85 milyonu yönetmeye layık gördükleri şahsı CHP'nin başına layık görmediler. Şimdi ne kapısını çalan var ne fikirlerini merak eden var."
KEMAL KILIÇDAROĞLU VE ÖZGÜR ÖZEL'İN AÇIKLAMALARI
Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçimi kaybettiği son kurultaya ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın kullandığı "şaibeli" ifadesiyle ilgili konuşmuştu.
CHP yönetiminin açıklama yapması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Yapmıyorsanız, sükut ikrardan gelir o zaman başka bir şey var demektir burada." ifadesini kullanmıştı. CHP Genel Başkanı Özgür Özel de, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın CHP Genel Başkanlığı seçimine yönelik "şaibe" çıkışına ve Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Parti yönetimi yanıt vermeli yoksa sükut ikrardan gelir." açıklamasına şu sözlerle tepki göstermişti: "Sayın Erdoğan'ın bir siyasi partinin içini karıştırmak için söylediği sözlere yanıt vermeye kalksak... Ben 14 yıldır Sayın Erdoğan bundan önceki kurultayımıza da Sayın Kemal Bey'in geldiği kurultaya olmadık şeyler söylüyordu. Bir gün cevap verdik mi, Kemal Bey buna bir gün cevap verdi mi? Buna cevap mı verilir?"