forumagel
Admin
- Katılım
- 12 Ocak 2019
- Konular
- 6,870
- Mesajlar
- 6,986
- Beğeni
- 20
- Online
- 4 saat 17 dakika
- Yaş
- 34
NASA'nın Ay Keşif Yörünge Aracı'ndan elde edilen verileri kullanan bilim insanları, Ay yüzeyinin altında geniş mağaralar olduğuna dair kanıtlar buldu. Bu tür mağaraların gelecekte Ay'a yapılacak görevlerde astronotlara doğal bir barınak olabileceği düşünülüyor.
Bilim insanları, NASA'nın LRO'sunun verilerini kullanarak Ay yüzeyinin altında mağaralar olduğuna dair kanıtlar buldu. Ekip, 2010 yılında LRO'nun Mini-RF (Miniature Radio-Frequency) cihazı tarafından toplanan radar verilerini yeniden analiz etti. Analizler, bir çukurun tabanından itibaren 60 metre fazla uzanan bir mağaraya işaret etti. Bu çukur, Ay’ın Mare Tranquillitatis bölgesinde, insanların Ay’a ilk ayak bastığı noktadan 370 kilometre kuzeydoğuda bulunuyor. Mağaranın tam uzunluğu bilinmese de, yüzeyin altında kilometrelerce uzanabileceği düşünülüyor.
Bilim insanları, Dünya’dakine benzer yer altı mağaralarının Ay’da da bulunabileceğini uzun yıllardır tahmin ediyordu. NASA'nın Apollo görevlerinden önce Ay’ın yüzeyini haritalayan Ay yörünge araçlarının görüntülerinde mağaralara açılan çukurlara dair işaretler gözlemlenmişti. 2009 yılında ise JAXA'nın (Japonya Uzay Araştırma Ajansı) Kaguya yörünge aracı tarafından çekilen görüntülerle böyle bir çukur doğrulanmıştı. O zamandan bu yana, LRO tarafından alınan görüntüler ve yüzey sıcaklık ölçümleri sayesinde Ay genelinde birçok çukur ve mağara yapısı tespit edildi.
NASA'nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden LRO proje bilimcisi Noah Petro, “Mini-RF radar verilerinin analizi, bu mağaraların ne kadar derine ve uzağa uzanabileceğini gösteriyor." dedi. Tıpkı Dünya’da bulunan lav tüpleri gibi, bilim insanları Ay mağaralarının da erimiş lavların soğumuş bir lav alanının altından akması veya bir lav nehrinin üzerinde kabuk oluşması sonucu uzun ve boş tüneller olarak meydana geldiğini düşünüyor.
Bu tür mağaralar, gelecekteki Ay görevlerinde astronotlara doğal bir barınak sağlayabilir. Mağaralar, yüzeydeki zararlı radyasyondan, mikrometeorlardan ve aşırı sıcaklık değişimlerinden korunma imkanı sunarak insan faaliyetlerini destekleyebilecek potansiyel yaşam alanları olarak değerlendiriliyor.